Aile Hekimlerinin 87’si: “ASM’lerin mevcut iş yükü ile böyle büyük bir aşı yükünü üstlenmesi mümkün değil” diyor.

Aile Hekimleri yıl boyunca okul aşıları, grip aşıları ve zatürre aşıları da dahil olmak üzere 12 farklı aşıyı yapmakla yükümlü kılındı. Yanlarına ebe, hemşire vb. gibi sağlık çalışanı bulmakta zorlanan Aile Hekimlerinin aşılar dışında yüzlerce yükümlülükleri var. Son olarak COVID19 aşılarının da ASM’lerde yapılacağı kesinleşmemekle birlikte söylentisi ile dahi Türkiye genelindeki Aile Hekimlerinin stresi artıyor. Bunu göz önünde bulunduran AHEF, COVID19 aşısı ile ilgili 1599 Aile Hekimi üzerinde bir araştırma yaptı.

Sağlık Yayın: 29 Aralık 2020 - Salı - Güncelleme: 29.12.2020 19:43:24
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Aile Hekimleri yıl boyunca okul aşıları, grip aşıları ve zatürre aşıları da dahil olmak üzere 12 farklı aşıyı yapmakla yükümlü kılındı. Yanlarına ebe, hemşire vb. gibi sağlık çalışanı bulmakta zorlanan Aile Hekimlerinin aşılar dışında yüzlerce yükümlülükleri var. Son olarak COVID19 aşılarının da ASM’lerde yapılacağı kesinleşmemekle birlikte söylentisi ile dahi Türkiye genelindeki Aile Hekimlerinin stresi artıyor. Bunu göz önünde bulunduran AHEF, COVID19 aşısı ile ilgili 1599 Aile Hekimi üzerinde bir araştırma yaptı.

Ankete katılan aile hekimlerinin 79,4’ü COVID19 inaktif aşısının aşı merkezlerinde yapılmasının uygun olacağını belirtti.

Yaklaşan COVID19 aşılama uygulaması nedeniyle sahada 1599 aile hekimi ile yapılan anket sonuçlarında, sağlık çalışanları birinci olarak bu aşılamanın, organize edilecek aşılama merkezlerinde yapılmasının daha uygun olacağını söyledi. ASM’ler, hastaneler, aşı araçları ve sağlıklı hayat merkezleri birbirine yaklaşan oranlarda önerildi. Aşının ne kadar tanındığına yönelik soruda aşılara karşı bilgilendirme eksikliği olduğu göze çarparken, Çin’de üretilen ile ilgili ciddi boyutta güvensizlik oluştuğu gözlendi. Aile Hekimlerinin 87’si ASM’lerin böyle büyük bir aşı yükünü normal hizmetlerinin yanında yürütmesinin mümkün olamayacağını belirtti.

1599 aile hekimi ile gerçekleştirilen anket sonuçlarına göre aile hekimlerinin 79,4’ü COVID19 inaktif aşısının aşı merkezlerinde yapılmasının uygun olacağını söyledi.

AHEF Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Güntürkün “Aile hekimlerinin yüzde 79.4'ü aşının, aşı merkezlerinde yapılmasını gerektiğini savundu. Burada aşı merkezleri olarak okullar stadyumlar düşünebilir ama ayrıca spesifik aşı merkezleri de gündeme gelebilir. Ancak aile hekimlerimizin çoğu aile sağlığı merkezlerinde yeteri kadar imkân olmadığını düşünüyor” dedi.

Aile hekimleri hastaları ile aşı üzerine yaptıkları görüşmeleri ve aldıkları dönüşleri de değerlendirdi. Buna göre COVID19 aşıları hakkında yeterli bilgiye sahip hastaların oranının 25,4, yeterli bilgiye sahip olmadığını belirtenlerin oranının ise 49,8 olduğu sonucu çıktı. COVID19 aşısını kendisine ve sevdiklerine yaptırmayı düşünenlerin oranı 49,8 iken yaptırmak istemeyenlerin oranı ise 11,9 olarak ankete yansıdı. Dr. Güntürkün, bu sonuçları, “sağlık profesyonelleri olarak bizlerin de hala Kovid-19 aşıları konusunda temkinli ve itidalli olduğunu gösteriyor” şeklinde yorumladı.

İnaktif COVID19 aşısının Çin’de üretilmesi nedeniyle halk arasında güvensizlik oluşturduğunu düşünenler anketin 82,5’ini oluşturuyor. Katılımcı aile hekimlerinin 86,7’si, mevcut haliyle, Aile Sağlığı Merkezlerinin COVID19 aşılama stok ve uygulama yükünü kaldıramayacağını düşünüyor.

AHEF Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Güntürkün, “Son olarak Sağlık Bakanlığı tarafından ASM’lerin kullandığı sisteme tanımlanan aşı adetleri Aile Hekimlerinden büyük tepki toplamıştı. Bu tanımlamada, 13 gün içerisinde 400 aşı yapması gereken ASM’lerin olduğu görülmüş, eksik kadro ve mevcut iş yükü ile bunun mümkün olmadığı hali hazırda aile hekimlerince dile getirilmişti. Esnek çalışma koşullarından faydalanamayan Aile Hekimlerine, tüm bu iş yükü üzerine, bir de COVID19 aşısı ve bunun takibi görevlerinin verilmesi beraberinde korkunç bir yük, yorgunluk ve tükenmişlik sendromu da getirecektir. Aile Hekimlerini ve ASM’lere gelen hastaları büyük bir risk altına sokmak olacaktır” dedi.

Sonuçların dikkat çekici olduğunu söyleyen Dr. Hüseyin Güntürkün, “Bu araştırmamızı Sağlık Bakanımız ile de paylaşmak isteriz. Konuyla ilgili kaygılarımızı da aktarmayı arzu ederiz. Birinci basamakta çalışanların seslerinin duyulması çok önemli” dedi.

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.