Kemal Çebi’yi Zor Günler mi Bekliyor ?

Özel Haber Yayın: 19 Temmuz 2019 - Cuma - Güncelleme: 19.07.2019 05:57:04
Editör - Yılmaz Bacacı
Okuma Süresi: 23 dk.
Google News

Yaklaşık 30 yıldır yayın hayatında olan Kent Yaşam Gazetesi’nin sahibi sevgili dostum Celal Karaali, Küçükçekmece ilçesinin kuruluşundan bu yana görev yapan belediye başkanlarını irdelemiş. Yaşanan olayları tüm çıplaklığıyla kaleme alan Karaali, yeni seçilen Belediye başkanı Kemal Çebi’ye de bir çağrıda bulunmuş. Celal Karaali’nin paylaşımından yola çıkarak bende Küçükçekmece’de yaşayan bir basın mensubu olarak düşünce ve analizlerimi aktardım. 

 

1987 yılında ilçe statüsü kazanan Küçükçekmece’nin ilk belediye başkanı 1989 yılında SHP’den seçilen Ertuğrul Tığlay olmuştur. Görevi süresinde partisi tarafından 2 yıl süreyle ihraç edilen Tığlay, 1992 yılında geçici tedbir olarak İçişleri Bakanlığınca görevinden alınıp bir süre sonra görevine iade edilmiştir. Şimdilerin popüler deyimi “bankamatik çalışanları” işçilerin sıklıkla greve gitmeleri ve hizmetlerin çoğunlukla aksatıldığı, Tığlay dönemine damga vuran olaylardan ilk akla gelenlerdir. Tığlay’ın şaibeli ve tartışmalı geçen belediye başkanlığı sonrasında 1994 yılı yerel seçimlerini DSP adayı Nurettin Şen kazanarak Küçükçekmece’nin ikinci belediye başkanı olarak görevine başlar.

Şen Döneminde Rüşvet Ayyuka Çıkmıştı

SHP’den bir anlamda enkaz devralan Nurettin Şen, dönemin İBB Başkanı olan şimdinin Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’la Halkalı çöplüğünün kapatılması mücadelesi ve Küçükçekmece Öğretmenevi gibi olumlu yaptırımlarıyla tanınır.  Nurettin Şen ilçeye yatırım yapmak için uğraşı verirken bir yanda da kurum içinde koltuk derdinde, kısa yoldan para kazanmanın peşinde olan insanlarla da uğraşıyordu. Kaçak inşaatlardan rüşvet almak neredeyse rutin hale gelmişti. DSP’li bazı meclis üyelerin inşaatlardan rüşvet aldıkları da inşaat firmaları ve polisle yapılan iş birliği sonucu kayıtlara geçtiği de biliniyor. 1999 yılında yapılan seçimlerde Barış Partisinden aday olan Nurettin Şen, koltuğunu DSP adayı Halidun Özbatur’a kaptırmıştı.

Küçükçekmece Özbatur Döneminde Duraklama Devrini Yaşadı

1999 yılında göreve başlayan Halidun Özbatur, Mali Müşavir olmasının yanında naif kişiliği ve sokak çalgıcısı olarak da tanınırdı. Özbatur’un en büyük şansızlığı göreve geldikten kısa süre sonra 1999 depreminin olmasıydı. Uzun süre 1999 depreminin yaralarını sarmakla ve yeni çıkarılan “ Deprem Yönetmeliği Yasası”yla uğraşmak durumunda kalan Özbatur’un Küçükçekmece’ye kazandırdığı eserlerden söz etmek neredeyse imkansız.

Görevi süresinden belki de en önemli yatırımı diyebileceğimiz E5 üzerinde bulunan Nikah Sarayı’nın temellerini atıp, belli bir seviyeye getirmesidir. Ancak açılışını yapıp hizmete sunamadı. Özbatur, nikah sarayı inşaatını maddi imkansızlıklar nedeniyle İBB’ye devretmiş ve Nikah Sarayının yapımını da İBB tamamlamıştı.

Küçükçekmece Aziz Yeniay’la Nirvana’ya Ulaştı

Yeni kurulmuş olmasına rağmen 2004 yılı yerel seçimlerine fırtınalar yaratan Ak Parti Küçükçekmece’de 15 yıllık sol iktidarına son vererek Aziz Yeniay’la başarıya ulaştı. Göreve geldiği ilk dönemlerde Küçükçekmece’nin en büyük sorunlarından olarak bilinen alt yapı ile başlayan Yeniay, alt yapı sorunlarının giderilmesinin yanında eksiklerini de tamamlayarak kısa sürede adından olumlu yönde söz ettirmeyi başarmıştı. Kaçak yapılaşma ve gecekondu yoğunluğunun yaşandığı Küçükçekmece’de kentsel dönüşümü imkanları ölçüsünde ve yerinde kullanarak halkın aydınlanmasına da vesile olduğu unutulmazları arasında yer alıyor. Disiplinsizliğin had safhada olduğu belediye çalışanları ve idari bölümlere yerinde ve doğru atamalar yapan Yeniay, Küçükçekmece Belediyesinin halkla buluşmasının da yolunu açmıştı. Yerel basına ayrı bir özen gösteren Yeniay, zaman zaman özel programlarda basın mensuplarıyla bir araya gelir çalışmaları hakkında bilgi aktarımı yapar, özel günlerde gazetecileri ofislerinde ziyaret ederdi. Kültür-sanat ve gençlere verdiği değeri vurgulamak adına yaptığı yatırımların Avrupa standartlarında olduğu da biliniyor. Küçükçekmece-Cennet ve Sefaköy Kültür Merkezleri ilk akla gelenlerdir. Küçükçekmece gölünün temizlenmesi ve arıtma tesislerinin kurulmasıyla gölün uluslararası spor etkinlikleriyle dünyaya açılması da başlı başına bir başarıdır. Ekolojik bina özelliklerine sahip Küçükçekmece Belediyesi hizmet binası iki dönem görev yapan Aziz Yeniay’ın son eseri olarak hafızalarda ki yerini almasının yanında Küçükçekmece’nin en başarılı belediye başkanı olarak halkın gönlünde de yerini almıştır.

Yarım Kalan İşleri Karadeniz Tamamladı

Belediyecilik anlamında Küçükçekmece’de çıtayı yükselten Aziz Yeniay’dan görevi devralan Temel Karadeniz’in çok az bir farkla seçimleri kazanması belki de bir sonraki dönem Ak Partinin Küçükçekmece’yi kaybetmesinin sinyallerini veriyordu. Aziz Yeniay’ın yapımına başlanan ve bitmeyen projelerini tamamlamanın dışında,  kapalı pazar yerleri, depremde zarar gören Öğretmen evinin yeniden yapılması Karadeniz’in akla gelen projeleridir. Özellikle İBB’den önemli yatırımlar alan Karadeniz, Kültürel etkinliklere de önem veren biri olarak akıllarda kaldı.

Kemal Çebi Sol İktidarın Kötü İzlerini Silebilecek mi?

SHP ve DSP ile 15 yıl sol iktidarın hakim olduğu, 15 yıl süreyle Ak Partinin yönetiminde olan Küçükçekmece ilk kez CHP’li bir belediye Başkanıyla yönetilmeye hak kazandı. 30 yıllık belediyecilik geçmişine baktığımızda yeni seçilen Kemal Çebi’nin işi oldukça zor görünüyor. Ertuğrul Tığlay döneminde yaşanan parti içi çekişmeler, Nurettin Şen döneminde gündeme bomba gibi düşen rüşvet olayları, Aziz Yeniay dönemin de zirve yapan çalışmalar çok iyi analiz edilmeli. Yeri gelmişken yalnızca Küçükçekmece’yle sınırlı kalmayıp CHP’li başkanlar tarafından yönetilen komşu ilçelerden de örnekler vereyim ki Kemal Çebi, işinin ne kadar zor olduğunu görebilsin. Avcılar Belediye Başkanlığına CHP’den seçilen Handan Toprak Benli, göreve başladıktan kısa süre sonra belediyeyi kendi inisiyatifiyle değil çok yakınlarından birinin yönlendirmesiyle yürüttüğü medyada yer almıştı. Yanlış yönetimi sonunda partisi tarafından yeniden aday gösterilmedi. Sınır komşularımızdan biri olan Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, halk tarafından sevilmeyen, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun da karşı çıktığı, ancak Kemal Kılıçdaroğlu’nun kırmızı çizgim dediği Bülent Kerimoğlu’nun yanlışlarını da örnekleyeyim. Beş yıllık görevi süresinde Bakırköy’e tek eser kazandırmamıştır. (Cem Evi ve Kültür Merkezi) belediye bütçesinden yapılmadı. Kumar oynarken yakalanması ulusal medyada yer aldı. Yanında çalışanını dövmekle gündeme geldi. Ulusal ve yerel medyada hakkında onlarca yolsuzluk haberleri yer aldı. Benim gündeme getirdiğim başkan yardımcısı Erkan Kılıç, ulusal basında 25 milyonluk yolsuzluk haberiyle gündeme bomba gibi düşmüştü. Yine benim yayımladığım rüşvet pazarlığı vidosu nasıl bir yönetim olduğunu ortaya koymuştu. Bunun yanında yüzlerce bankamatik çalışanı, yakınlarını koruyup kollamak ve gereksiz yere işçi çıkartmaları da basından yer alan başlıca haberlerdir. Bakırköy’de yüzde 70’ler de olan CHP oylarını başarısız yönetimi sonrasında ikinci kez aday gösterildiğinde yüzde 56’lara düşürmüştür. Bu örneklemeler sonrasında akıllara ister istemez Küçükçekmece Belediyesi sol iktidarın kötü yönetimleriyle mi gündeme gelecek sorusunu getiriyor. Neden bu soru derseniz, Küçükçekmece’de ilk sinyalleri sosyal medya da yer alan çöp haberleri ve Kemal Çebi’ye çok yakın olan kişilerin Küçükçekmece Belediyesinde bir takım huzursuzluklar yaratmasıdır.

Önerimdir ; Sakin bir yapıya sahip olduğunu bildiğim Kemal Çebi, kendisine ve mensubu olduğu partisi CHP’ye zarar verebilecek oluşumlarda yer almamalı. Bunun ilk kuralı da çevrendeki insanları iyi kontrol etmendir. Yakın çalışma arkadaşlarını belirlerken, eş, dost, akraba, partizanlık değil liyakat dikkate alınmalı. İlk dört aylık sürede yüksek beklentiler olmaz. Ancak görev yaptığınız sürece medya mensuplarınca yakinen takip edileceğinizi de bilmenizi isterim.

 

ÖZEL HABER ANALİZ ; Yılmaz BACACI

 

        

 

 

 

 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.