13 Ağustos 2025 - Çarşamba
Hissetmediğin Bir Şeyi Anlayamazsın
Hayatta öyle anlar vardır ki, kelimeler yetmez… Bir acıyı, bir sevinci, bir kaybı ya da bir umudu anlamak için onu yaşamış olmak gerekir. Kitaplardan öğrenilen bilgi, deneyimle birleşmediğinde eksik kalır; tıpkı fotoğraflardan gördüğümüz bir ülkenin gerç
Yazar - Gülsüm İldeniz Yaşama Ayna Tutmak
Okuma Süresi: 2 dk.

Gülsüm İldeniz Yaşama Ayna Tutmak
gildeniz59@gmail.com - 0532 496 7090Hayatta öyle anlar vardır ki, kelimeler yetmez…
Bir acıyı, bir sevinci, bir kaybı ya da bir umudu anlamak için onu yaşamış olmak gerekir. Kitaplardan öğrenilen bilgi, deneyimle birleşmediğinde eksik kalır; tıpkı fotoğraflardan gördüğümüz bir ülkenin gerçek kokusunu, rüzgârını ve sesini bilmemek gibi.
Çocuğunu kaybeden bir annenin gözündeki boşluğu, ömründe hiç evladını toprağa vermemiş biri tarif edemez. Yoksulluğun gölgesinde büyümemiş birinin, açlıkla geçen bir kışın ne demek olduğunu anlaması da zordur. Çünkü bazı şeyler ancak yüreğe değdiğinde idrak edilir.
Toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz şeylerden biri de budur: Empati. Empati, başkasının yaşadığını kendi içinde hissetmeye çalışmaktır. Ama empati bile çoğu zaman “yaklaşık bir anlamadır”; tam anlamıyla kavrayış, genellikle kişisel tecrübenin getirdiği derinlikle oluşur.
Bugün, özellikle sosyal medyada, insanlar birbirinin hikâyesini çok hızlı yargılıyor. Birinin yaşadığı travmaya “abartıyorsun” diyenler, çoğu zaman o travmanın kıyısından bile geçmemiş oluyor. Oysa anlamadığımız şeyleri küçümsemek yerine, “Ben yaşamamış olabilirim ama sana inanıyorum” diyebilmek, hem insanlığımızı hem de vicdanımızı korur.
Hayat bize şunu öğretir:
Başkasının yarasını anlamak için illa aynı yerden yara alman gerekmeyebilir. Ama o yaraya dokunurken incitmemek, merhamet ve duyarlılıkla yaklaşmak, insan olmanın en büyük erdemlerinden biridir.
Çünkü gerçekten…
Hissetmediğin bir şeyi anlayamazsın.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları