03 Ocak 2021 - Pazar
MECLİSTE BUGÜN İTİBARI İLE GRUBU BULUNAN SİYASİ PARTİLERİMİZİN DURUMU...
Yazar - Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
Okuma Süresi: 8 dk.
Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
sermetelci@yahoo.com - 0532 593 38 44Dün Türkiye siyasi tarihinin çok kısa bir değerlendirmesini yapmıştım.
Özellikle 1967-1994 arasında ülkede yaşananları, Deniz Lisesi yaşamını, 12 Mart Muhtırası ve 12 Eylül faşist darbesi dönemlerinde ve de sonrasında yaşananları/dıklarımı aktardığım ve gelirini ihtiyacı olan öğrencilerin eğitim giderlerine katkıda bulunmak için aramızdan çok erken ayrılan hocam Prof. Dr. Mimar Ahmet Eyüce Eğitim Fonuna aktardığım BULUTLARDA YAŞANMAZMIŞ adlı kitabımı okuyarak daha detaylı bilgi edinmek isteyen okurlarım, kitabımı sadece yayınevinin kendi satış sitesi www.veritakitap.com dan adlarına imzalı olarak edinebilirler.
Evet bu bilgilendirmeyi de paylaştıktan sonra gelelim bugünkü konumuza..
MECLİSTE BUGÜN İTİBARI İLE GRUBU BULUNAN SİYASİ PARTİLERİMİZİN DURUMU...
(Malesef bu durum değerlendirmesi de özetin, özetinin özeti niteliğinde olacak)
ADALET VE KALKINMA PARTİSİ
Son seçimlerde oyları düşmesine rağmen gene de en yüksek oyu alan, 2002 yılında girdiği ilk seçimde iktidar olan, o günden beri girdiği bütün seçimlerde en yüksek oy oranına ulaşmayı başaran, bugünlerde oy oranı 36'lara düştüğü için karşıtlarının sevindiği, parlamenter rejime son vererek, ülkeyi Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi adı altında "tek adam rejimi" ile yönetmeye başlayan, AİHM kararına "bizi bağlamaz" diyen, davası süren insanları suçlu ilan eden, onları yaftalayan, ülkeyi ciddi bir ekonomik krize sokan,15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra Terör Örgütü ilan ettiği (FETÖ) Fettullah Gülen Cemaati ile birlikte ülkeyi 14 yıl yöneten, o dönemlerde Gülen'e methiyeler düzen, araları bozulduktan sonra da "kandırılmışız, kullanılmışız, allah bizi affetsin" diyen, dünyanın önde gelen ülkeleri ve komşu ülkelerimizin büyük çoğunluğuyla ilişkilerimizin bozulmasına neden olan, bu ve buna benzer yazmakla bitmeyecek olumsuzlukları ülkeye yaşatan, ülkeyi 'deneme yanılma' yöntemi ile yöneten, 18 yılı aşkın süredir iktidarda olmasına rağmen hala "ekonomi ve hukuk' reformu yapılmasına ihtiyaç olduğunu söyleyen, hatta 2021 yılını "reform yılı" ilan eden, bünyesinden iki yeni parti çıkmış olmasına rağmen, algı yönetme ve gündem yaratma başarısından ötürü anketlerde hala oyları yüzde 35'lerin üzerinde çıkan ve Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini savunan, yapılacak seçimleri kaybetmemek, ideolojik ve politik hedeflerine ulaşmak için her yolu deneyebilecek olan bir AKP....
CUMHURİYET HALK PARTİSİ
Atatürk'ün kurduğu parti olmasına rağmen, 12 Eylül faşist darbesinde askerler tarafından kapatılan, tekrar kurulmasına izin verildiğinde, özellikle Genel Başkanının -parti içi çekişmelerle boğuşmamak için- partiye üye olmayıp, yeni bir parti kurduğu, oyları yüzde 25 den yüzde 27'ye çıkınca sevinilen, son yirmi yıldır girdiği her seçimi kaybeden, iktidar partisi oy kaybettiğinde dahi oylarını arttıramayan, parti içindeki grupların birbirleri ile mücadelesinden fırsat bulup gündemi belirleyecek politikalar üretemeyen, iktidar partisinin belirlediği gündemin peşine takılan, yeni parti kuracağını resmen açıklayan üyesini dahi hala bünyesinde barındıran, "anayasaya aykırı ama 'evet' diyeceğiz" diyebilen bir genel başkanı olan, ama her fırsatta da Anayasa Mahkemesine giden, yerel seçimlerdeki başarısını ittifak yaptığı ve ittifak dışı destek veren partilere borçlu olan, kazandığı ilçe belediyelerin bir çoğunda ciddi sorunlar yaşanmasına rağmen, genel merkez olarak görmemezlikten, duymamazlıktan gelen, "liyakat liyakat" demesine rağmen, kendi bünyesinde liyakat kurallarını hiçe sayan, ülkedeki bunca olumsuzluğa rağmen seçmenin güven duyup iktidara taşımadığı, esasında kendisinin de ana muhalefet olmaktan memnun olduğunu düşündüren, yönetim sorumluluğu almadan politika yapmayı tercih ettiği izlenimi veren, 'solcu' bir parti olmadığı halde, toplum tarafından Türkiye'nin en güçlü 'solcu' partisi olarak kabul gören, Parlamenter Rejime dönülmesi gerektiğini söyleyen CHP...
HALKLARIN DEMOKRATİK PARTİSİ...
Özellikle Kürt kökenli seçmenin desteğini alan, oyları 10 civarlarında dolaşan, AKP ile sürdürdüğü "açılım süreci" sonlandıktan sonra, terör örgütü olarak kabul edilmiş PKK ile bağları olduğu ve bağlarını koparmadığı iddiasıyla, PKK'ya açık açık "terör örgütü" demediği gerekçesiyle terör örgütünün siyasi uzantısı olduğu söylenen, destekçileri dışında toplumun genelinde de bu yaklaşımın karşılık bulduğu, yerel seçimlerde kazandığı hemen hemen bütün belediyelere kayyum atanan, belediye başkanları tutuklanan, eski genel başkanları tutuklu olan, bir çok yöneticisi ve üyesi teröre destek suçundan tutuklu ya da mahkum olmuş olan, AİHM kararına rağmen Cumhurbaşkanı adayı olarak yüzde 10 a yakın oy almış genel başkanının serbest bırakılmadığı, tüm partilerin, kendi isimlerinin birlikte anılmasından çekindiği hatta MHP'nin kapatılmasını istediği, ama yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminde her partinin seçmeninin desteğine ihtiyaç duyduğu Parlamenter Rejimden yana bir HDP...
MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ
Katıldığı genel seçimlerde yaşadığı yenilgi sonrası siyasi yaşamı bitti diye düşünülen, üyelerinin talep ettiği olağan üstü kongreyi, parti tüzüğüne, alınan yargı kararına rağmen -kaybedeceğini bildiği için-yaptırmayan, partisinin bölünmesine neden olan, yapılacak seçimlerde de kaybedeceğini bildiği için, "beka sorunu" söyleminin arkasına sığınarak, geçmişte söylemediğini bırakmadığı AKP ile ittifak yapıp, Partili Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesine destek veren, böylece bitmiş siyasi hayatını yeniden canlandırıp, ülkenin kilit adamı haline gelen, ülkücü ve milliyetçi hareketin temsilcisi olduğunu dile getiren, siyasi satranç ustasının genel başkanlığını yaptığı Cumhurbaşkanlığı Sisteminden yana bir MHP...
İYİ PARTİ
MHP'de olağan üstü kongre yapılmasını isteyen, yapılmayınca da parti ile bağları koparılan veya koparan kişiler tarafından kurulan, girdiği ilk seçimlerde mecliste grup kuma başarısını elde eden, ülkücü ve milliyetçi tabana sahip olmasına rağmen siyasi yelpazede merkez sağ boşluğunu doldurmayı amaçlayan, partide yaşanan sorunlara rağmen örgütlenmesini güçlendiren, seçmen desteğini arttırmayı başaran, CHP ile parlamenter sisteme dönmek temelinde ittifak içinde olan bir İYİ PARTİ...
Evet mecliste grubu bulunan partilerin durumu özetle bu...
Bir de seçimlere giren ama mecliste grubu bulunmayan SP, TKP, BP gibi partiler var.
Peki bu durumda şimdilik 2023 de yapılacağı söylenen, ancak erken yapılma ihtimali de yüksek olan seçimlerde ülkeyi düze çıkartabilmek için seçmenler olarak siyasi partilerden taleplerimiz ne olmalı ve ne yapmalıyız...
İsterseniz bu konunun değerlendirmesini de bir sonraki yazımda yapalım.
Şimdilik bu kadar diyelim. Sevgiyle kalın...
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları