15 Aralık 2021 - Çarşamba
TAMAM DA...
Yazar - Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
Okuma Süresi: 2 dk.
Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
sermetelci@yahoo.com - 0532 593 38 44
Yeni Şafak gazetesi yazarı Hasan Gündüz yazdığı yazıda bakın neler demiş;
"...Makam arabalarına bindiniz..!
Kırmızı halılarda yürüdünüz..!
Ömrünüzde görmediğiniz itibarı gördünüz..!
Bütün bunları bir Uzun Adam’ın arkasına sığınıp yaptınız!
O Uzun Adam’ın uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemediniz!
Söyleyemezsiniz!...........
Makam koltuklarına oturdunuz..!
Emrinize binlerce bürokrat…
Binlerce memur…
Binlerce işçi verildi.
Kamunun imkanları sunuldu.
Ömrünüzde görmediğiniz itibarı gördünüz..!
Bütün bunları bir adamın arkasına sığınarak yaptınız!
Ona laf söyleyene bir çift söz söyleyemediniz!
Söyleyemezsiniz!...........
Lüks arabalara bindiniz..!
Her köşeye bir gökdelen diktiniz!
Zenginleşip palazlandınız…
Banka hesaplarına dolarları, euroları doldurdunuz..!
Dünyalıkta sınır tanımadınız…
Emniyet şeritlerini kendinize tahsis edilmiş sandınız!
Süfli duygulara kapıldınız!
Bütün bunları bir adam’ın arkasına sığınıp yaptınız!
Onun uzun yürüyüşünü durdurmak isteyenlere bir çift söz söyleyemediniz!
Söyleyemezsiniz!.......
Çünkü siz 'Peygamberinizi bile dinlemediniz, beni hiç dinlemezsiniz!' demiş.
Demiş de, o zaman sormak gerekmez mi?
* Bu kişilere bunca imkanı, ayrıcalıkları sağlayan "uzun adam" bu imkan ve ayrıcalıkları ne karşılığında sağladı, sağlattırdı? Ya da sağlanmasına neden göz yumdu?
* Bu kişilere bu imkanları sağlamak onları zengin etmek onlara ayrıcalıklar tanımak, -konunun yasal boyutu bir yana- en azından ahlaki mi?
* Bu kişilere bu imkanları ve ayrıcalıkları sağlatandan ve sağlayanlardan, bunların hesabını sormak gerekmez mi?
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları