07 Mayıs 2021 - Cuma
NE OLACAK BU MEMLEKETİN HALİ?
Yazar - Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
Okuma Süresi: 3 dk.
Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
sermetelci@yahoo.com - 0532 593 38 44Evet "ne olacak bu memleketin hali..."
Ben kendimi bildim bileli duyduğum, ağızlardan hiç düşmeyen bir cümle...
İnsanların oturduğu yerden, düzelmesi için hiçbir çaba sarf etmediği halde, kahve köşelerinin, arkadaş sohbetlerinin, özellikle de akşam rakı muhabetlerinin vazgeçilmez deyişi...
Ha bir de, "hiç bu kadar kötü olmamıştı" diye de "eki" var.
Aslında doğru...
Ülkede yaşam koşulları zaman içinde iyileşeceğine, hep daha kötüye gitti. Hala da gidiyor.
Peki neden kötüye gidiyor?
Bu durumdan bu ülkede yaşayanların hiç mi sorumluluğu yok?
Esasında gerçek sorumlular, oturduğu yerden "ne olacak bu memleketin hali" diyenler, ülkeyi yönetenleri seçenler, darbeleri alkışlayanlar değil mi?
Hatırlıyorum da,
12 Eylül öncesi uğruna develer kesilen, "Baba" dedikleri Demirel'i, dağlara taşlara ismini yazdıkları "Karaoğlan" Ecevit'i, "uğruna ölürüz" dedikleri "Başbuğ" Türkeş'i, "Hocam" dedikleri Erbakan'ı 5 tane General bir gecede derdest edip gözaltına aldı.
Peşlerinden gidenlerse -liderleri- için bir şeyler yapacaklarına, onlara sahip çıkacaklarına "Evren Paşa Çok Yaşa" diye bağırarak yıllarca meydanları doldurdular.
Hatta bir keresinde TV deki bağırışları duyan 4 yaşındaki kızım yanıma geldi, "baba bu amca üşütmüş mü" diye sordu. Nereden çıkarttın kızım diye sorduğumda da, "baksana her kez çok yaşa diyor, hapşırıyor galiba" demişti.
Neyse biz tekrar konumuza dönersek, "çok yaşa çok yaşa" diyenler, "çok yaşa" demekle de kalmadılar. Liderlerini içeri tıkan, siyaset yasağı getiren Kenan Evren'in Anayasasına, kendisinin Cumhurbaşkanlığına yüzde 91,37 oy oranı ile de "Evet" dediler.
Ülkenin aydınları, gençleri 12 Mart 1971'de de olduğu gibi hiçbir suçları olmadığı halde asılırken, işkencelerde can verirken, faili meçhuller arasına katılırken, hapislerde çürütülürken hiçbirinin sesi çıkmadı. Hepsi seyrettiler.
Sonunda ülke bu noktaya kadar geldi.
Geldi ama "deyişler" değişmedi. Onlar hala "ne olacak bu memleketin hali" diyorlar. "Bu kadar kötü hiç olmamıştı" diyorlar. Doğru da diyorlar.
Ancak "hadi bakalım ver elini, seninkini de koyalım taşın altına derseniz" alacağınız;
"Ya inan çok isterdim ama benim işim var gücüm var, çoluğum çocuğum var, beni bu işe bulaştırma, başımı belaya sokma" yanıtı sizi hiç şaşırtmasın...
Gene de insanların insanca yaşaması için, ülkemin güzel günlere kavuşması için inadına mücadeleye devam.
Sevgiyle kalın...
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları