27 Haziran 2021 - Pazar
Bülent Kerimoğlu Şovmen Olmalıymış
Yazar - Yılmaz Bacacı DÜŞÜNDÜKÇE
Okuma Süresi: 4 dk.
Yılmaz Bacacı DÜŞÜNDÜKÇE
yilmazbacaci@hotmail.com - 0 (532) 211-0151Bülent Kerimoğlu ne zaman eline mikrofonu alsa şovlara başlıyor. Allah için hitabeti güçlü bir hatip, ağzı da laf yapıyor. Siyasetin iki grubu, aktivistler ve şovmenler kendinden en çok söz ettirenleridir. Bülent Kerimoğlu adından söz ettirmeye başladığı siyasi şovlarına 2004 yılında Esenyurt’da başlıyor. CHP’den Belediye başkanlığına adaylığını koyuyor CHP Kerimoğlu’nu değil Şeref Düz’ü aday göstererek Kerimoğlu’nu taca atıyor. Siz misiniz beni taca atan diye partisi CHP’den istifa ederek DSP’den adaylığını koyup seçimlere girmek istiyor. Yapılan itiraz üzerine ilçe seçim kurulu Bülent Kerimoğlu’nun adaylığını düşürüyor. Vay siz benim adaylığımı düşürürsünüz ha diyerek sinir katsayısı tavan yapan Kerimoğlu, düşürülen adaylığının yerine babasını aday gösterip seçimlere girmeye hak kazanıyor. Seçim süresinde de toplantı ve mitinglerde şov yaparak oy istemeye başlıyor. Sonuç hüsran, SHP, CHP ve DSP üç sol parti bir birlerinin oyunu bölünce zaferi Necmi Kadıoğlu ile Ak Parti Kazanıyor.
Kılıçdaroğlu’na Tam Destek Veriyor
DSP’de siyaseten aradığını bulamayan Bülent Kerimoğlu, yeniden CHP’ye dönerek Berhan Şimşek’in il yönetiminde kendisine yer bulup il sekreterliği görevine başlıyor. Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığına sıcak bakmayan İstanbul il Başkanlığı yönetiminde bulunan bir grup tepkilerini gösteriyor. Gelişmeler sonrası il sekreteri konumuyla Bülent Kerimoğlu, İl Başkanı Berhan Şimşek’in yer almadığı bir basın toplantısı düzenleyerek Kemal Kılıçdaroğlu’na destek çıktıklarını yanında olduklarını açıklıyor. Bu açıklamayı yaparken de il yönetiminden 13 üye, 24 ilçe başkanı, İl Kadın Kolları Başkanı ve İl Gençlik Kolları Başkanının, Kılıçdaroğlu'na destek verdiğini söylüyor.
Kerimoğlu’na Mikrofon Vermek İstememişler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı temel atma töreni öncesi Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması yapan “Ya kanal ya İstanbul” Bakırköy sorumluları Bülent Kerimoğlu’na mikrofon vermek istememişler. Ancak birileri milletvekillerine mikrofon verip belediye başkanına konuşma hakkı vermemek yanlış olur diyerek telkinde bulununca Kerimoğlu, başlıyor şovunu yapmaya.
Özgürlük Meydanı mı, Cumhuriyet Meydanı mı, Yoksa Tarık Akan Meydanı mı?
Bülent Kerimoğlu “Özgürlük meydanına hoş geldiniz” sözüyle şova başlıyor. Neden şov? Halk arasında Özgürlük Meydanı olarak bilinen yerin asıl adı Cumhuriyet Meydanıdır. Ne yazık ki Bülent Kerimoğlu, Cumhuriyet Meydanının ismini halktan gelen yoğun talep doğrultusunda zırvasıyla Tarık Akan olarak değiştirmek için meclise başkanlık teklifi getirmiştir. Kerimoğlu konuşmasında “Daha çok demokrasi daha çok hukuk daha çok kadın hakları için mücadele eden sizler bu gün de burada bu havzalarımız için yeşil alanlarımız için kültürel mirasımızı korumak için buradasınız. Bakırköy Özgürlük Meydanı adı gibi özgürdür. Burada özgürlük mücadelesine, yeşil alanlar için vereceğimiz mücadeleyi ormanlarımız için denizlerimiz için de vereceğimiz mücadeleyi artırarak sürdüreceğiz.” Diyor. Devamında da “Değerli dostlarım siyaset kurumunun görevi halkın taleplerini gerçekleştirmektir. Siyasetin görevi rant üretmek değildir. Halkın ihtiyaçlarına cevap vermektir. Halka rağmen proje üretilemez, halka rağmen dayatma yapılamaz.” Diyor. Gelelim meselenin özüne, halka rağmen proje üretilmez diyen halkın karşı geldiği Zeytinlik Halk Pazarını boşaltan sen değil misin? Yeşili koruyup, kollayacağını, siyasetin görevinin rant yaratmak olmadığını söylüyorsun. Kanal İstanbul projesinin dibinde olan 33 dönüm arazinin satış yetkisini meclisten alarak, yeşil alanı yok edip birilerine rant sağlanacağının farkında değil misin? Mikrofonu her eline aldığında maval okuyup şov yapmayı bırak artık Bakırköylüler yemiyor.
Yorumlar (0)