28 Aralık 2020 - Pazartesi

Bülent Kerimoğlu; Üzerimde Param Yok Sonra Vereyim

Yazar - Yılmaz Bacacı DÜŞÜNDÜKÇE
Okuma Süresi: 4 dk.
Yılmaz Bacacı  DÜŞÜNDÜKÇE

Yılmaz Bacacı DÜŞÜNDÜKÇE

yilmazbacaci@hotmail.com - 0 (532) 211-0151
Google News

Aday adalık dosya müracaatı olan 1.500 lirayı veremeyeceksin, aradan yıllar geçecek ve fiyatı 8-12 Milyon Lira olan bir evde oturacaksın. Sayın Kerimoğlu Bu ne perhiz be ne lahana turşusu demezler mi?  

Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun bodrumda mı otursaydım açıklaması bana yıllar öncesinde yaşanan bir olayı hatırlattı. Tam yedi yıl öncesinde belediye başkan adaylıklarının başladığı dosyaların verildiği, aday adaylarının kendisine siyaset sahnesinde yer bulma çabalarının yaşandığı sürede yaşanmış bir olaydan söz edeyim. Bu konuyu o dönemde gündeme getirmiş olsaydım çok fazla bir anlam ifade etmeyebilirdi. Ancak Puruva34 8-12 milyonluk ev olayı sanırım bu konuyu gündeme getirmek için en uygun zaman oldu.  

Adaylık Başvurusunda Neler Yaşandı?

Bülent Kerimoğlu, belediye başkanlığı adaylık başvurusu için elinde dosyasıyla CHP Bakırköy İlçe Başkanlığına gelir. O dönemlerde ilçe örgütünde sekreter olarak görev yapan Arzu, kendisine yardımcı olmak için neden geldiğini sorar. Belediye başkanlığı adaylık başvurusu için geldiğini söyleyince de kendisinden 1.500 lira adaylık başvuru ücreti ister. Kerimoğlu benim bundan haberim yoktu diye karşılık verir. Arzu o gün nöbetçi olan dosyayı teslim alacak yöneticinin yanına gider ve biri geldi dosya verecek ancak parası yokmuş der dışarı çıkar ve odanın kapısını kapatır. O esnada Kerimoğlu, odanın kapısı kapalı olduğundan kimse yok düşüncesiyle telefonla dönemin ilçe başkanı M. Sait Yücel’i arayıp durumu kendisine aktarır.  Bülent Kerimoğlu’nu dosyasını teslim etmek için girdiği odada iki kişi karşılar. Bunlardan biri Bakırköy Belediyesi’ne bağlı birimlerden birinde yönetici olarak görev yapmakta. Bir dönem meclis üyeliği ve başkan yardımcılığı da yapmıştı.  

Sekiz Yüz Liram Var

Bülent Kerimoğlu, o dönem ilçe yöneticisi konumunda olan dosyayı teslim alacak kişiye benim böyle bir paradan haberim yoktu. O yüzden şimdi ödeme yapamam. Yanımda 800 liram var bunu vereyim geri kalanını sonra veririm der. O güne kadar böyle bir durumla karşılaşmayan yetkili ilçe başkanı M. Sait Yücel’i arayıp durumu kendisine anlatır. Sonuçta Kerimoğlu, dosyasını teslim eder ve gider. Bülent Kerimoğlu, dışarı çıkınca Esenyurt ekibini arar ve dosyamı teslim ettim Bakırköylüler tüm paramı aldı, param kalmadı Metrobüse binip geliyorum beni Avcılar durağından alırsınız der ve gider. Esenyurt ekibi kendisini duraktan alır ve gitmesi gereken yere götürür. Bu konu Kerimoğlu’nun Esenyurt ekibinden bir arkadaşı tarafından sohbet esnasında gündeme getirilir. Nereden nereye, dosya parasını veremiyorsun, metroya binip yolculuk yapıyorsun, aradan yıllar geçiyor ve eee ne yani ben Damal’dan İstanbul’a elimde bavulumla gelmedim Puruva34 de oturmayayım da bodrumda mı otursaydım diyorsun. Belediye Başkanı lojman sarayı yaptırsaydınız bu kadar tepki çekmezdiniz.

NOT: Sayın Kerimoğlu, evet o gün param yoktu 700 lira verememiştim. Ancak belediye başkanı seçildikten sonra ilçe örgütüne yüzbinlerce liralık desteğim oldu dersen şaşırtıcı olmaz.   

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
Köşe Yazıları