20 Şubat 2021 - Cumartesi

DAVA AÇMAK... KARA ÇALMAK

Yazar - Reşit Sermet Elçi ANLAYANA
Okuma Süresi: 3 dk.
Reşit Sermet Elçi ANLAYANA

Reşit Sermet Elçi ANLAYANA

sermetelci@yahoo.com - 0532 593 38 44
Google News

CB-AKPGB Gara'da 13 vatandaşımızın şehit olması ile ilgili olarak, yaptığı açıklamada "............. Bu kardeşlerimiz teröristlerin ellerinde esirdi. O günden bugüne bu kardeşlerimizi nasıl kurtaracağız, hep bunun hesabını yaptık. Çok uğraştık. En son bu operasyonların yapıldığı gece, artık bu operasyonları yapmak suretiyle bu kardeşlerimizi kurtaralım istedik..............gel gör ki, başaramadık" demişti.
Bunun üzerine de, CHPGB TBMM Grup Toplantısında, 13 şehidimizin öldürülmesinin sorumlusunun CB olduğunu söylemişti.
Bu söylediklerinden dolayı CB-AKPGB kendisi hakkında 500 bin liralık tazminat davası açmış.
CB'ye vekaleten davayı açan avukat, dava dilekçesinde, "Davalının 'Gara'daki 13 şehidimizden sorumlu Sayın Cumhurbaşkanımızdır' ifadesi, cinayetlerin faili PKK terör örgütünü aklamaya ve aynı zamanda terör örgütünün işlediği suçların sorumluluğunu, Sayın Cumhurbaşkanımıza atfederek Sayın Cumhurbaşkanımızın onur, şeref ve saygınlığını zedelemeye yönelik bir çabadır" demiş.
Tabi ki kararı yargı verecek de, benim aklıma takılan operasyon "başarılı" olsaydı, "başarı" öncelikle kimin olacaktı?
"Başarıyı" müjdeli haber olarak kim verecekti?
"Başarıyı" kim sahiplenecekti?
CB-AKPGB'nin bizzat kendisinin dediği gibi madem operasyon "başarısız" olmuş, o zaman bu "başarısızlığın" sorumlusunun kim olduğu açıklansın. Biz de bilelim. Değil mi?

Bu arada MHPGB de, "CHP, HDP, İP ve diğer marjinal partiler Gara’da Türkiye’nin karşısında pozisyon almış, PKK’nın safına girmişlerdir................... Çakma devrimciler, çıkarcı yazarlar, yeteneksiz aydınlar yüzsüzce devleti suçlamışlardır.................. Gara’da devleti karalamak terör örgütü PKK’yı aklamak demektir.......... Bu dil terörist Karayılan’ın dilidir." demiş.
Yani, "13 vatandaşın ülkenin orta yerinden kaçırılmasını, kaçırılmakla kalmayıp sınır dışına çıkartılmalarını sorgulamayın... Bu bir güvenlik zafiyeti midir? diye sormayın...
5 yılı aşkın süredir rehin tutulan bu insanların bu süre boyunca neden kurtarılamadıklarını merak etmeyin...
5 yıl sonra katledilmelerinin nedenini öğrenmeye çalışmayın...
Şayet bunları sorarsanız ülkenizin karşısında yer alırsınız" demiş.
Yaşanan vahşeti sorgulayan devrimcileri çakma, aydınları yüzsüz, yazarları yeteneksiz ilan etmiş. 
İttifak içinde olduğu partiler dışındaki tüm partileri PKK'nın safında olmakla itham etmiş.
Kendisi şunu bilmelidir ki,
İnsanları aşağılamakla, partileri suçlamakla, 13 şehit için yüreği kan ağlayan insanların yaşanan vahşeti sorgulamalarını, gerçeği öğrenme çabalarını durduramayacaktır.
Ayrıca insani değerleri, vatan sevgisini, ülkemizin çıkarlarını, -şahsi siyasi yaşamı bitmesin diye partisinin bölünmesine neden olan, demediği lafı bırakmadığı parti ve kişi ile sırf kendi siyasi kariyeri için ittifak kuran birinden- öğrenecek değiliz.
BUNU DA BÖYLE BİLE...

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
Köşe Yazıları